16
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
4282
Okunma

Hani sürgünle başlar ya geceler
İliklerinden çözüp geceyi
Tenini soyarken hücrelerinden
Mandalina kokulu bir bahçenin kapısı açılır az ilerden
Ayağı çıplak bir kadın aşındırır kapıyı
Sesinde bozulmadan büyüsü
Bütün beklemelere uyumlu
İçimde kum fırtınası varken
Gelir sessizce
Yasak düşlerime
Gel
Üşüyeceksin
Dışarısı soğuk
Ayaz ellerin
Gel ısıt kalbini
Sıcak ellerimde
Duy o vakit nefesimi
Avuçlarında topla güneşi
Yüzünde karanfiller açsın her gülüşümde
Otur işte gamzelerimde taht
Kocaman bir cennet kurulsun içinde
Ezan çiçekleri salınır şafak vakti
Aşkın en kutsal yerinde
Bulutları, sonra yağmuru
Ben olmalıydım diyen ruhumu
Sürerken secdeye
Gel mutlaka gel
Beklemektir sabrımın sırrı
Sen yokken kurumuş fidelerim
Her dokunuşun derman
Şifa her gülüşün
Ölüm her dokunuşun
Öyleyse gülümse
Gün batımı yine çılgın hayal
Gündüz düşleri her gece
Ve her hecemde adın var
Sen sevgili yâr
Bir sabır taşıyım diye, bekletme
Şimdi çıktım bir kalenin burcuna
Bekliyorum bir çölün
Yağmuru belemesi gibi
İşte üçe kadar saymaya başladım...
Bir
İki
üç
...
5.0
100% (17)