4
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
1261
Okunma

ben asuman
adımın üzerinde entarili kuşlar uçuşurken
sarmaşık defne yaprakları kuşatır sızılarımı
dört sıra halinde abası yanık maniler söylerken kocakarılar
ökse vurur, kol kırılır, yen içte kıvrılır harlanarak...
ben asuman
yanyana oturduğumuz uçurumlar deryasında
uzak gemiler geçer kirpiklerimin uçlarından
sancakta sen sansürsüz şarkılar söylerken...
ünlemsiz halatlar dolanır b-elimden
ben asuman
ışıksız yolu adımlarken arka sokaklarda
sarhoş balıkçıların ağına takılan
kırmızı benekli balıklar gibi
can çekişirken yakalarım kendimi...
ben asuman
dudaklarıma sürdüğüm boyayı dağıtırken esmer
ıslah olmayan ferman devşirirken ter ter
yosun kokulu cümleler şaha kalkarken fer fer
aklımdan geçen mısralar boylu boyunca sevişir bayım
ben asuman
ısıtılmış mor bakışlı üzümler dökülür saçlarımdan
ıssız ve karanlık yol üzerine tünemiş saksağanlar...
saçaklı damlarda evde kalmış kızlar gibi
düz taban atlar tökezleyerek düşerken
düş erken
erken tökezlerim...
ben asuman
kuytu bir gecenin soluğu olsam gelir misin?
ya da
üzümlü kek yaptım, yer misin?
5.0
100% (14)