12
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2123
Okunma
O’nu öyle görünce
Mavi göğümüzden indik.
Zonguldak’ta
Odessa güneşinin tam karşısında
Annesini bekliyordu.
Önce dokunmaya kıyamadık
Gittik oturduk yanına
O’na su verdik.
-Dallarda sıkışmış serçe kanadım
Döküldük toprağına-
Teyzeler geldi öptü yanaklarından.
Fatiha okudular.
Yedi gün ağladı.
Bir kaşık sebze çorbası
Zor geçti boğazından.
Birimiz kalktı bileklerini ovdu.
Birimiz limon kolonyası döktü saçlarına.
-Gözlerde cennet uykusu
Beyaz örtülerde bulut.-
Dedim ki:
Ey krallar vadisinde unutulmuş
Kırk firavun mumyası
Bu acıyı saklamaya
Gücünüz yeter mi?
Yetmiş gün ilahi nefesinde gövdeniz.
Hangi ağıtta söylenmiş
Hangi duada?
Ve ey soğuk avlular
Bize hiçbir şey bırakmadınız!
Şubat’tı
Göç izleri arıyorduk
Nil nehri kıyısında.
O’nun bağırmasına uyandık
-Dayanamıyorum!-
Göğsümüzde bir acı...
Hiyeroglif
Bunu kum taneleriyle yaz üstümüze
Unutma sakın!
kıyıdaki adam
mart 2012
5.0
100% (19)