yok canım yok, öyle savaşsız, kavgasız dünya!
kim demişse yalan söylemiş,
merdivenleri çıkıp beşinci daireye geldiğinde
göreceksin bir gün nasıl olsa!


o gün gelmeden,
yudum yudum sütünü içir yüreğine
göğsünün tellerinden
bitmemiş sayfalar aşırıp yüzyıl öncesinden.
ebruli gölgesini anımsatır ne de olsa gerçekler
en son da çıkagelirler,
bir de ah, bir de gönle huzur verseler;
hani göğsünden süt akmıyor da, üzülmeye sen başlamışken.


petrol kuyusunda aşk arıyorum demek kadar boş iş, şu çok sevmek!
aslından dünlerden bizlere kalan bu cesaret,
ne yıkıcı ne sahte bir alamet!
düğüm düğüm olmuşken kolları Ra’cinin:
-ben size dememiş miydim, demek de cinler kaçırtan müezzin
sen de katıl bu merasime, pardon donu ıslak şehrayin.


yok canım yok, öyle çıkmaz acısı yürekten büyük dertlerin!
cımbızla kemik kırmaya benzer senin oynaştığın merdane,
cennet olsa, farz kılınmaz hatırasında hüznü barından gözü yaşlı nine.
sen bir çık gel,
göreceksin elbet beyaz kurtları intiharlar isteten kirli penceremde!


-siz bayan fukara, hatırlıyorum sizi bir yerden.
değil değil gazino, disko ya da açıkta bir düğün
bu tamamen hayali piyango ;
dememiş miydim sazı kırıklar meclisi bu elim alem.
-siz bayan Dürdane, adınız farklıdır bilirim
sağ yanım hep size dair, maziyi sollayan bir beste.


suretleri bol insandan ne çok var!
merdivene gelmeden aç demiştim sana bağcıklarını değil mi?
ihtiyar adamın tükürüğüne basmadığın için şanslısı
ziyade;
de bakayım:
-dokundun mu hiç korkuluklara?
eliyle temizlediği sümükler, o tahta ihtiyarda.


sen bu gece de erkenden soyunmuşsun belli
evet, son şarkıyı da yakıp gideceğim bu şehirden
kedileri bile beni sevmiyor, ölmeden işemeyiz üstüne diyor köpekler
huzursuz yanımda zıplaşan çekirgelere yeniden merhaba!


yok canım yok, hayal kurma iyi olacak her şey diye
ben bu aralar siperde kurşunu kalmamış asker gibiyim.
senin resmin çorabımın içinde, azıcık solmuş gibi
dua et de bir kere öleyim.
yoksa seni bulur da, çokça severim
hani bulmacalarda çıkmaz ise; kısaca söyleyeyim
ya da boş ver!
nihayet erecek her şeye bu aralar çok ırak kalbim.


pencereyi aç!
bak tatlı bir karınca daha donuyor kar altında
merdivenleri yakıyor fakirler, fakirler çok pis ama
sıcaktan don katı oturan kızımız Muallayı seviyor cümle alem
nasıl olsa gelmezsin diye madem...