5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1180
Okunma

Mihnet
Bir ıslık taktı güneşin peşine
Elleri örgülü bir anne büyüdü
Çerçevesinden taştı gökyüzü ışıkları
Islık yerlere saçıldı ay düştü
Suyun soyunduğu bir hamamdan
Doydu arlanma
Dağın gamzelerine birikti karanlık
Gözleri konuştu
Tüm maskeli suskunlukları kustu
Adil bir konuşmayla başlamak için
Çiğnedi yasaklarını haramiliğin
Erkence haylandı umudu
Dünya dile geldi şiir
Hıçkırdı gözleri kupkuru
Göl vakur bir yakamozla
Aydı suçunu illetinden
Şiir uyuşana kadar beyni
Kaçtı durdu mısralara
Çatlayan damarları kelime
Ayakları yürüdü için(d)e
Başıbozuk cümle gerinerek
Sadakatli mi bilinmez yıldız
Yerini sabitleyerek mi parlar
Yoksa bir direniş midir aklı
İşareti bölüşerek geldi akşam
En iri adam kocaman konuşmadı
Filhakika böyle midir vatan
Yoksa daha çok sabır mı
Vakti istila ediyorken gereksiz
Bir haber gibi söylenen gazete
Hiç oralı olmadan şehrin kimliği
Yoktu ki zaten varsa da sahte
Şu bizim kız kör topal sağır
Saf ve en uzağına kadar köylü
Hiçolmaz bir namusla yaşıyor
Ucuz sebeplerle ölüme nazır
Oğlan hırçın bir hızla büyüyor
İş güç hakgetire zemin aylak
Yüreğinin şimdilerde adı var
Asker dönüşü unutulur
Bağışla beni her yerden ey tanrı
İkinin biri huzurunda yokum çünkü
Yarın diye bir şey takılı kuyruk
Beni senden alıkoyan mantık
Düz bir deniz serdiğinde gök
İçine düşecek sanırdım hep
Düşmesin diye ey tanrım
Habersiz bir yarın umutlanırdım
Çöksün dirlik düzeni zulmün
Çekilsin toğrağın teninden canı
Ahdim var bir daha ölürsem
Mezarıma taş dikmeyeceğim
Merhamet renginde kadınlar
Damlat içimize ey tanrım
Katlanır olsun nazları niyazları
Yoksa narına gelip konacağım
Dazlak dağları ve saçlı başlı tepeleri
Üzerimize yürütmeden alçaklıkları
Efelendirip gürletmeden hadsizleri
Öldür var olan canlarımı ey tanrı
Şuh neşeli ırmakları akıttığın gibi
Güzelleyip baharla donatarak hayatı
Sesleri şarkılarla işvelediğin gibi
Benide kendimle barıştır ey tanrı
5.0
100% (4)