17
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2311
Okunma

... çok oldu gözlerinden şiirler içmeyeli
maviyi tuvallerden sileli
kahverengi eskizlerde turunç yalnızlıklar büyüteli
dövünen dizlerimin
ayyaş nefeslerinde çiziyorum gözlerini
arnavut kaldırımlı taş sokaklarda
aynı telaşla
sensizlik var kadehlerin yüzsüz mahzenlerinde
yüzümü çıkartıp asıyorum rüzgara
yüzsüzlüğüm ağlıyor bir avuç deniz
ihtilaller saklanıyor suyun saflığına
genizimde düğüm düğüm fırça darbeleri
silinikleşiyor gölgemin rengi
ah...
pek bir afili yalnızlık denen bu meyhane
şarap kızılı baharlarda hep aynı terane
kağıtta durduğu gibi durmuyor işte sancılı gece
yüreğe değince
...// kaç kez söylemiştim sana
eksik kelimelere //...
düşerken yanıbaşıma
şakakların şiir damlatıyor dudaklarıma
... bak bana anne !
sert ve dik tepeler sarkarken gözlerimden
kurudu sabrın terkisinde sardunyalar
güz yağmurlarından kalan
saksılar pencere kenarında duran
rüzgar alıyorum sırtımdan
üşüdü zaman
düş beni anne
mazinin kollarında gezinen buğulu ezgilere
Karşıyaka’dan gelen ney sesine
... ört beni anne !
denizleri çek üzerime
köpük köpük dalgalar bırak kumdan şehirlerime
kayalıklarıma vursun tuz kadar sevdim diyen
çarp yüzüme çırpınışlarımdaki sessizliği
savur tenimin kavruğunda bozduğum yeminleri
fütursuz karanlıklar dolansın ayaklarıma
izi kalırken bastığım rüyalarda
kırılsın avuçlarım
kanasın tırnaklarım
ayyaş akşamlarda
... gör beni anne !
sür gözlerini
yağ beni
yüreğimde nar kırmızısı yağmurlar
ezildikçe can tende ten canda
şehir altında fısıldarken aynalar ellerimi
hüzünden gürültüler öper sesimi
fersiz nefeslerin akşamında
soluk soluğa kalır düşlerim
koştum düşemedim
düş beni anne
...// annem gibi sev(me)
adam sende //...
5.0
100% (15)