5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1237
Okunma

yeşil değil muradım
giysilerim yakasız
geride bir hasret
isimsiz markasız
tarladan sürdüm ayrılığı
Demde kader ipte gerdim
Senin hem yeşil gözlerin var
Ben ceddime ihanet etmiş şakir
Akşam oldu be nihan
Aşk şarapta kuduruyor yine
Ne çabuk hasret çaldın al rengine gülün
Hem senin yeşil gözlerin var
Üsküdardan gidiyorum ben
Evliya çelebi gelse
Üsküdar tren üstü
adım atmaya yürek ister
hem yeşil gözlerin var senin
Dibimde bir sızı
şeceresiz bir ağıt
kafamı vurdum bütün istasyonlara
yüzü parladı gecenin
hasta yorgun bir kadın
tar çalıyor hala
eğrilip bükülüyor
ayın yerinde evler
kemandan sökülüyor yeşil yazgı
dişlerim birer birer
semahlar hüseyniler
Harman hırçın ve mağrur
Asabımı geriyor
Gergeften bir kadın
Namahrem beste çalıyor
Gönüller yanıyor
Yanık kokusunda
Bir türkü yükseliyor göğe
içime sığmıyor canım
Akşam sularda karardığında
dağlara verdim yanımı
içimi taşa anlatsam
çatlardı demirin pası
sukut çiğnenen muhabbetin kârı
bir ölü alevi
bir cehalet yasası
dağlara kaçıracağım seni
etini yiyeceğim diri diri
görsünler delirdiğimi
nihan bu gece
ölüvermiş sessizce cemreler
görmeden ilk ayı
suya düstü nikabı
kimyamı serdim önüme
eriyorum mumlar gibi
seyrettim kaynamasını hücrenin
harmanda kesat koydun adımı
avucumdan sömürüp terimi
soysuz koydun adımı
dişlerimi gösterdim güne
kafama çıkmasın diye rakı
biri var hep yan çiziyor
yaklaşmıyor düşman gibi
dere tepe kaçıyor
..
yaşa diyorsun habire
5.0
100% (3)