içilmiş sûretimizin
Bardağa küsmeyen yanı
Ciğerinin yere akması gibi
Kekik kokusu yurdu
Ürkmüş ceylan kırağı
Yere değmez ayağı
Bir keklik sıçraması
Sekiyor içimden
Bir gül koklaması
Esmer kokulu namussuz
içimi kemiren yurtsuz
Savaş istiyor yasemin
Annesinin bir tanesi



Yamalı çocuk bahanesi
Bir esmer kekresi
bir çocuk ağlıyor içinde
tütün yakması gibi
bogazımda nefesi
kara yagız bakışlı
yeşilin yoksulu
değil ki mavinin ismini bilmez
göklere sevdalı yıldızı
abartmış yarınları
son sınıftır her şeyleri
demirin kırılması gibi ses çıkarmaz
yürürken sessiz derin ayakları
büyürken ağır aksaktır
kiraz ağaçlarıyla derdi
soğuk gecelerde kirazlar düşler
dört yamalı pantolonu
savaş istiyor kürt kızı

iğne iplik yamalı çocuk
ağlıyor içimde
babası elinden alınmış
ceplerine küçük hayaller bırakılmış
içinden duman olmak, kuş olmak
Sis olmak geçer
Silinmiş bir fotoğraf gözlerinde
Bir çocuk ağlıyor içimde
Tutmaya kalksam küsüyor gözleri
Bir çocuk ağlıyor içimde
Öpsem kayıyor ellerimden
baştan ayağa göz yaşları