1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
940
Okunma

Yabandan
Yalından geliyorum
Ellerimde cam kırıntıları
Bütün duygulardan önce öğrendim ayrılıkları
her şey aynalar kadar ıssız değil
geçici değil yolcu gibi
erimek buz gibi çınar dalında
geçtiğinde sınırı
alnına parmağını bas
gözlerinle dokun çocuğa
uzun gecelerde nemli
Yaşlanan günleri
bırakır hayretleri içinde
yabancı bir yolcu
Bir ses çağırır uzaktan
benzeşmediğini düşünürken
yüzünde çıplak ayakları
küslerine düşer zamanın
yaşlanmış sonuçta
Kum tanecikleri
uçarken parmaklarının arasından
sular yükselir
Bir utanç gibi büyür
Bir deri çığlıkta çürürken
Yavaş yavaş kırılır dizleri
derin deniz acı da
fırtına ne zaman
Kaç yıl kere saniye
dininden dönen adam
bu kadar yaygara neden
Hiçbir şey yaşamak kadar istikrarsız değil
her şey yolcular gibi geçici değil