4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2985
Okunma
seni sevmenin adını da koyabilirim bugün
terk etmeninde
kalemimin ucunda bir kelimeye asabilirim de seni
veya çizebilirimde
solgun hazan sabahında
kirpiğimdeki çiy tanesinden düşürebilir
şakaklarımdaki beyaz yapraklara savurabilirim seni
yanağımdan dudaklarıma devrilen bir nehirde yapabilirim
bugün seni ! kendi bedenimde yakabilir
firari uykulara satabilirim gözlerini
sokaklarımda vuslat karanlığına fener alayı kedi gözler
korkunun ve telaşın oynak bebekleri kırmızı
avuçlarımda bir tutam mavi ve sarı hüzünler ! ıslak
seni bugün, yan yana resimlerimden ayırtıp
kör bir makasa kurban edebilirim
saçlarının kırık telleri dolanır ayaklarıma
giderken bıraktığın izlerin
bedevi ruhumu getirir dizlerinin dibine
tek sarılışımın serap olmuş süresi
alnına değen dudak izlerimden yeniden doğurur güneşi
seni bugün, yedinci çizgide yapabilirim şavkıma.
ütopyamın cenderesinde kıvranırken hırsım
şeceremin namusunu kirletebilirim seninle
kendimi ! kendimle aldatıp eski bir kanepede
uğruna dik tuttuğum başımı eğebilirim
lanet bir aynada ! yine kendime
bir acı bin acıya haber salar yokluğunda
geri durmuşluğunun bilinmezliği
yıldızı bol geceler yaşatır saçlarıma
-ki ben-esmerken toprağında
küf yeşili solumalar tüner hıçkırığıma
bir beyaz ten’e değmez olsaydı parmaklarım
arı kovanı uğultusuyla beynimde sesinin çınlaması
ve bileğimden tırnak uçlarıma sancı / titreme telaşı !
unutmak isteyişimin kadehime dolan sıvısı dimağımı kuruturken
-ki terin tuzu yakmışken dil ucumu
sarhoş olamıyorsa ‘’seni seviyorum’’ denen iki kelime!
dert etme ! bırak../ zıvanası bozuk say sevgimi
düşün ki taştan bir bağıra yaslamışım başımı
ve bir mezar hırsızına emanet etmişim düşlerimi
-küf tut şimdi ve eskit kendini düşlerimle
-kelimeleri kirleten bir mektup gibi..!