2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2008
Okunma

gün ışıyor gri perdeler ardından
koyu bir yalnızlık çalınıyor göğe
bir yüz saklıyor ardında
bakire bir kızınkine benzer
güneşi göremeyenler var
uykusuz ölenler var uğruna
uğruna çift başlı devler can kıyıyor
can pazarları kuruluyor akşamları
akşam pazarı bağırışlar çığlık çığlık
duvarlara bulaşıyor, bulanık
bir o kadar kirli söylentiler dolaşıyor caddelerde
güneş doğmuyor artık
kızıllaşan talihlerine
pıhtılaşmış bir kan bulaşıyor yaşayanların
sokakları kirpiklerinle süpürenlerin
umrunda değil oysa
kimin eli kimin cebinde
efendiler sallanan sandalye burjuvazisinde
kasılarak geriye doğru
serçe parmağıyla kulak kirini eşeliyor derebeyleri
bir sokak köpeğini taklit ediyorcasına
pis ümüklerini dolduruyorlar arsızca
kırıntı tokluğundayken pek çoğumuz
ve çoğumuz uyurken
heyhat!
gün ışıyor gri perdeler arasından
tahayyülümün sınırlarını zorlayan dünya:
özgürlük tadında koskocaman bir zindan