2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
106
Okunma
Bir sabahın alnında uyandım,
sesini kaybetmiş bir nehir gibi sessizdim.
Gökyüzü, çocukluğumun kırık aynasıydı —
her yansımasında biraz daha kayboluyordum.
Yalın ayak yürüdüm anıların kıyısında,
her iz, bir hatıranın kemiklerine sürtüyordu kalbimi.
Bir kadın geçti, adını bilmedim;
ama ellerinde bir ömrün izleri vardı.
Artık hiçbir kuşun kanadına dilek asmıyorum,
rüzgarın yönüyle barıştım,
kaderin gürültüsüne alıştım.
Ben, ışığını düşüren yıldızların kardeşiyim,
göğe baktıkça biraz daha içime dönüyorum.
Bir çiçeğin soluşunda bile
Senin suskun yüzünü görüyorum.
Biliyorum —
hiçbir yağmur aynı damlayla başlamaz,
hiçbir şair aynı kelimede kalamaz.
5.0
100% (4)