0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
45
Okunma
Deniz sustu bu gece,
Bir yıldız düştü sularına adını fısıldayarak.
Ben oturuyorum kıyısına kalbimin,
Dalga dalga yankılanıyor suskunluğun uzaklardan.
Bir zaman vardı, sesinle ısınan sular,
Şimdi soğuk ve karanlık, sen yoksun diye
Her damla, gözlerimin içinden dökülen
Bir “keşke”nin yankısıdır geceye.
Kıyıya vuran her taş, bir hatıradır,
Zamanın bile çekildiği bir kumsal bu.
Ne rüzgâr ne martı dokunur kalbime,
Sadece yokluğunun tuzu kalır dudağımda.
Bir dalga gelir, ismimi siler,
Bir dalga gelir, yeniden yazar adını.
Sanki deniz bile unutmuyor seni,
Sadece ben kadar sessiz söylüyor seni kendine.
Uzaklarda bir gemi ışığı yanar,
Bir umut gibi ama çok uzakta.
Ben beklerim belki bir ses gelir
Senin dalgalarından bana doğru.
Suların içinden geçer rüyalarım,
Her biri sende biter, sende boğulur.
Yüreğimde yosun tutmuş bir sevda,
Kırık bir fenerle aydınlatır gecemi.
Konuşmam artık, çünkü söz öldü.
Söz, senin gidişinde boğuldu çoktan.
Kalan sadece denizin dili
Ve benim içimde yankılanan boşluk.
Bir dua bırakırım suların üstüne,
Belki alır seni getirir rüzgâr
Ama bilirim bazı dualar susar,
Bazı özlemler konuşmaz bir daha.
Yalnızlığımın sesi var bu dalgalarda,
Senin adınla başlar, sessizlikle biter.
Her çırpınış bir “neden” olur
Ama hiçbir cevap dönmez sahile.
Ay, yüzünü örter her gece,
Belki utanır senden, belki benden.
Ben ise hâlâ beklerim aynı yerde,
Suskunluk denizinde, gözlerin kadar derin.
Bir gün belki rüzgâr döner,
Belki sesin yeniden geçer bu kıyıdan.
Ama o gün gelene dek ben,
Suskunluk denizinde bir yankı olacağım.
Ve deniz…
Deniz yine susacak,
Tıpkı senin gibi.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(16 Ekim 2025)