0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
96
Okunma
“Bozkurt’un sesi, adaletin nefesi;
Hakkın yankısıdır dağlarda, çöllerde…”
Bozkır sustuğunda bile
Bir ses dolaşır ötelerde:
Uluyan bir hakikât,
Yırtan bir sessizlik,
Sarsan bir zulüm.
O ses,
Ne bir hayvan nidasıdır
Ne de bir efsane yankısı…
O ses, bozkurtun sesidir —
Mazlumun duasına karşılık gelen
Bir milletin uyanışıdır.
Bozkurt’un sesi, adaletin nefesidir.
Çünkü adalet,
Bozkırda doğar,
Göğe doğru büyür
Ve kıyama durur
Her düşman kapıdan dayandığında!
Türk’ün özüdür bu ses;
Toyda yankılanan nizam,
Otağda söylenen yemin,
Şehadette atılan son çığlıktır.
Ey Türk!
Unutma ki;
Gökten inen ilk haykırış
Senin kalbinden göğe yükseldi.
Senin susuşun bile
Yeryüzünde adalet doğurur.
Bozkurt bir hayvan değildir,
Bir sembol değildir sadece.
O, asil yalnızlıktır.
O, sessizliğin bile konuştuğu yüce haldir.
Ve sen,
O sesle uyanırsın her çağda
Ne zaman bir millet dara düşse...
Bozkurt’un izinde yürüyenler
Kurtarmaz sadece bedenleri
Zihinleri, kalpleri ve inançları da
Özgürlükle mühürler!
Zira adalet,
Kılıçla değil
Sesle başlar!
Ve o ses,
Türk’ün bozkırdan yükselen
İlk feryadıdır.
O yüzden,
Bir çocuk “Ana” dediğinde,
Bir derviş “Hakk” diye inlediğinde,
Bir yiğit "Vatan" diye haykırdığında
Bozkurt’un sesi yeniden uyanır
Gök gürler gibi semalarda.
Bozkurt’un sesi,
Zulme karşı dik duran
Son kule,
İlk secdedir.
Ve sen Türk!
O sesi susturma.
Çünkü o ses,
Bir milleti kıyamda tutar
Bir nesli secdede...
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
(17 Şubat 2025)
5.0
100% (1)