0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
139
Okunma
Papatyam!
Gecenin bir yarısı yine uykular firarda
Mümkün mü uyumak?
Dışarıda zifiri karanlık aklımda sen
Sol yanımda keskin bir acı
Nefesim kesiliyor derken
Hıçkırıklarım sesimi duyuruyor
Savruluyorum gecenin bir yarısı
Sonbaharda sararan yapraklar gibi
Ve içimdeki kara kışta üşüyorum sensizlikten
Çoğu zaman keskin bir bıçak saplanır sol yanıma
Uyanırım kan ter içinde
Alnımdan ter damlaları akar
Acıya bulanır gözlerim, döner rüyalarım kabusa
Uyandığımda ne gökyüzü yerinde ne de aydınlık
Doğar pencereme kapkara bir karanlık
Tatlı rüyalarım hıçkırıkla son bulur
Genç delikanlı olurum kimi zaman seven
Sandığıma nakış nakış bir sevgi dizen
Aşkın yarasını umutla sarar karşı durup tüm engellere
Gül beyazlı damatlık giyinirim bedenime
Babayım artık endişe katarları dizilir sıra sıra
Bir yanım sevinç deryası
Diğer yanım boşluk ve hiçlik, hıçkırık
Kaybolur tüm çocuklarım ve geçmiş
Yüreğim zindan karası artık
Gözlerim bulut yumağı
Gözyaşlarım ise köz yangını
Evrenin rengi griye döndü
O yüreği yangın anam, gülüşü kasvet babam
Oy ölümüne öldüğüm masum bebek
Söyle ben nasıl uyurum
Bu zalim puşt ve acımasız dünyada
İçimdeki kara kışta sensizlikten üşürken?