Annesi şirin gülzar
Tuba ağacının gölgesinde dinlensin
Sırım sular içre kainat uyur
Tüm Kabataş yolcuları gibi
Elinde çay kaşığı
Kaderi karıştırır

Beni tüm münbit reçeller ile
Fistanı mor, yazması gül
Gözle beni gözlerinle
Tut ki keçeden ıslak
Bir bahar taşına sırt
Keçilerin gözlerinde dağ
Meşe ardı suyuna batırılmış
Kırık dilli düdükler çağırdı

Asfalt tekerleği öperken
Sanki seni arıyor gülzar
Pencere buğusuna çizilmiş rüya
İki kalem ötede
Silgisiz bir mavi telefonda
Merhaba bekleyin çün santral
Doğmuş bebeklerin sesi babalar
Asker selamı verip ahizeden
Doğum günü şarkıları çalacak

Öyle öksüz bir çocuktu
Annesi şirin gülzar
Bahtı kara değildi
Şükr ile memnu ve hemhal

Bir sabah taba ceketine güvercin kondu
Çakmak doldu barut içti
Mağurus alelacele gönderdi
Postahanede çalışırken
Annesi gülzar
Yitik kalemine mürekkep oldu kaderin

Kar tanesi odunlukta sevişir geceleri yıldızla
Dumanlar insan tanesidir
Her duman insandır
Yavaş yavaş çözülür mevsimler
Ben hangi trenden el sallasam
Annesi şirin gülzar
Bana bakar