5
Yorum
22
Beğeni
4,8
Puan
804
Okunma
Ey boyundan. büyük işlere kalkışan aşk!
perşembeyi cumaya bağlayan gecenin sabahı;
yüreğimi lav koltuğunun altına saklayıp,
iki sokak ötemle
teni soğumamış güneşin doğuş telaşına bıraktın.
Neye kızmış neyin alacaklısını geride bırakırsın
dumanın göğe yükselmesi zor olan
bir ateştin sen
kül vakti
boynu vurulacak o kadar lüzumsuz şey vardı ki!
en başı çeken; en yüz kızartanı ağaçların alnından
bir bir dökülen yapraklar ,
köklerine çıplaklıklığına ayrı bir imtihan
doğuşuna kazara olan, ölümüne isyan etmez deyip
duada yasa çekinme
ilahi aşk çağrısının sonrası
en çokta anneme yürür ayaklarım
-iç sesim korktuğuna uğratmaz seni der.
acının son damlasını hesaba etmiş görünüyorken
iki güzel sözün yüzü suyu hürmetine
bir bardak çay yolumu kesiyor.
seni yokluğunun mirasın
evet o vakitleri hiç sevmem
geçip gitmek bilmiyor
kulaklarıma bir uğultu
toprakla ben kazma seslerinin biri geliyor
diğeri gitse de
varlığımın bağlı olduğu bütün hisleri
küçük olandan daha büyüğüne pay ediyorum.
sonbahar çıkarmış yeşil tasmasını
ve ufalanmış dil artığı cümleleri
iki lokmadan yutup,
koştun madalyonun diğer yüzüne
tanımadı
doğuşuna ebelik yapan ilk aşkını
yaaa!!!
ve anladım ki
sadece sokaklara aittim
hendeklerin sayısı yaşadıklarıma göre geniş
bazen de nefesi daralan ihtiyar gibi
Adım ataman
altına üstüne tazelenmiş bir toprak
üstüme atılıp, başka başka bahara
dedin
demek ki!aşk değil
kendine,
bana ait hiç değilsin
haa!
bu saatte uykunun kaçacağı tuttu
bil istedim .....
17-09-2021
İST
5.0
91% (10)
3.0
9% (1)