13
Yorum
45
Beğeni
5,0
Puan
2172
Okunma

Sencil bir yalnızlıkla uyandım bu sabah
yağmur yağıyor yine İstanbul’a.
Bulutlar renk arıyor şehrimin üstünde.
İçimin dökümlerine
hayal ekliyor ıslak toprak kokusu.
Şakımak için ilkbaharda
dölleniyor kardelenler
kar beyaz aşkın ana yurdunda.
Alçıda bekleyen ellerimden
Devralacak birazdan nöbeti kalemim.
Sevdamın şiirini yazacağım belki de.
Yürüyeceğim sözlerin ezdiği
dişlerimin yankısıyla cennetime.
Susup zamanı dinleyip
konuşacağım kendi dilimce.
Kim bilir
Karanlıkların ötesinden
içime yer eden sözlerinle
sarmaş dolaş olacağım
belki de..
Parmağıma takacağım adını
sevmek ve ölmek için.
Bir arı dolanacak
huzursuzluğun kanında.
Ağır basacak hücrelerime
yine sevgimin terazisi.
Şaha kalkacak heyecan kavşağında
bir atın dizginleri.
Sisli gözlerle geçeceğim
deliliğin göllerinden.
Ilık bir öpüş mühürleyecek yüreğimi.
Dönüştükçe bir acıya bir bana
Çifte su vereceğim anılarıma.
Katık edeceğim sensizliği yazdıklarıma.
şarkılar yığılsa da hıçkırık tutulmasına.
Yüreğinde ateş yerine
idare lambası yakan adamım.
Sevda kuyusunda boğulup
defalarca yolundan çıksan da..!
Ferdaca
5.0
100% (19)