1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
589
Okunma
ağır aksak zamanın ipinde gergin kirpiklerim
çatık kaşlarımın düşünceleri beraat ettiği vakit
dudaklarımı coptan geçiren dişlerim öfkeli
düşünceler tehlikeli sloganlar yazıyor beynimin duvarlarına
özleme duygusu gönlümün ranzasına benzin döküyor
gözlerim çakmak taşı ve kalbim fitili ateşledi
binlerce kilometreye serilmiş göz pınarlarım
susuma saklasam da tüm kelimeleri
yanaklarından devrilip dudağının kıyısına vuran dalga
ağzıma lav taşıyor
içimde çıkan yangının dumanlarını bastırsa da bedenim
yoksun, bu yangına su dökülmüyor...
şehrin kalabalığında attığım binlerce adımda aynı ritm
na sen caddeler ve la mekan yüreğim tüm adreslerde
kaldırımlardaki beton soğukluğu yüzüme çarpıyor
yüreğimin buhran kazanında kaynarken hasretlik
"Uğurlama" türküsünde sesim lal-i firkata karışıyor...
Stockholm - 06 Mart 2019
5.0
100% (5)