1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1923
Okunma

hatırlar mısın bilmem ilk gördüğümde
’cillop gibi, kız gibi’ dediğimde kıskanmıştın
melekler gibi bembeyaz
tüm aksamları çalışır halde
bir de üzerine ötüveren alarmıyla
dünyalar güzeli gelmişti bana
içine ilk girdiğimde
nasıl güldüğümü anımsa
çünkü seninle daha bir güzeldi her şey
bir de oynanmadan az kilometre de
aşk reno 9’da güzeldi sevgilim
sonra devir değişti, evler yıkıldı
evler yapıldı - uzunca bir süre
kirada kaldı çoğumuz
para oldukça benzini koyup gezsek de
ayak uyduramadık önceleyin
belki de en çok ben değişmeyi
hak etmeden gitmiştim oralardan
yokluğum bana verdiğin acılardan
kağıt uçurtmalar takılırken direklere
sesini unuttu çocukların sokaklar
inanır mısın benim bile unuttuğum anlar olmuştur
sesini,
kalanları;
yokluk önceleri bir yoldur.
sonra susarsın
yol üzerinde yediklerin batıverir sanarsın
susadıkça içine saplanır bir diken gibi
çaresizlik
aramak gururdan öte cehennemdir
mahalle kahvesinde abi kardeş kavgasıdır
vakit yalnızca bir ana sığmaya başlar
vuslat yoktur
çöl geçilmez de, geçilmez
izi kalmıştır yaraların
doğmadan önce onları taşımak için
bedenlerimizi asarız
varlığına dair izlerdir
boşluk imgelemeni yorar
çöl rolleri belirler erkekliğin
kaybedilmiş cennet
bedenine ait cerahattır
usulca çıkar meme ucundan
bir kahraman çıkıncaya kadar
sınırlar kendi içinde siyahidir
yaratılmış gözlerde yaşlar niye
ya matem kim için?
sorular da ne afili bakıştır düne
kaşınır durursun kendi kendine
beyninin içinde yollar
ikiye ayrılır:
bir anacadde üzerinde şarjı bitmiş
elektrikli motosiklet kadar bitiğimdir
ikiye ayrılmış dün ve bu yüzden gün
havva ve adem, aşk ile meşk
sevinç ve keder, yeis ile şevk
varlığın, yokluğun, var olup da olmamaların
yok olup da, olabileceğinden çok oluşların
hepsi birden dayanılacak acıyla uğurladığın
yokluğuma merhabadır
eski dört kabak tekeri uğurlayış
direksiyonu seni almalar da öpüş
aynaların dikizine fotoğrafını koyuş
saçlarını koymuşsundur,
yüzünle dokunmuşsundur
kimse yokken, seni var sanışlar da
yokluğuma evvel ilhak oluşsundur
bir görünüş yanılgısında
var olma idealini kaybettim, yor dedim
silenus çok defa gözleriyle konuştu
kendimi sevginin kıyısında
bir elelemosynaria olarak bulmadan önceydi
aşk reno 9’da güzeldi güzelim
sen orada güzeldin sevgilim
azın varlığındaydı asıl var oluşun
yokluğuna zen, şatafat katarken
israf oldu gülüşün,
yok oldu bizliğin
şimdi istediğin kibrin parçası olabilirsin
istersen susamış adamın yitikliği
istersen de sonu olmayan onsuzluk
bitik bir baskı balatadan ötürüdür
bizi çekemeyip
başka koltuklara yüz sürüşün.
5.0
100% (8)