0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
899
Okunma
Bizimde ellerimiz öpülecek
Bir gün
Bir gün yaklaşacak o saatler
Tüm vücudumuz hücum edecek tenimize
Dokunan yumuşaklığına aldanacak
Bir gün
Gelecek o sahne
Damarlarımız
Kanımız
Canı mız!!!
Eskiyecek
Altınlar değecek boş dudaklarımıza
Hükmediyormuşuz paraya
Gömülmüşüz avucu bol gönlü boş
Dünyanın sahtekar yalancısına
Saçımız
Akları vuracak yüze bir daha
Yaşlandın insan
Derken çocuk sevinci kopacak
Bir sur sesi sanacak önce
Dünya halâ ayakta
Sol yüzük parmağımızda bir demir parçası
Tek bakıp hatırlayacağın hatıran olacak
Unutacaksın yavaş yavaş
Ölüm yaklaşacak
Düşüneceksin kurumuş dudakları
Aç susuz birikmiş bir etrafta
Konuşamayan dili düşüneceksin
Unutacaksın anlatmayı geçmişi
Gelmeyecek mazinin
Tertemiz nesli
Parmaklarımız
Tutmayacak bir yaşlının elini
Gence verecek
Oğulları öpülmeden veremez o eller
Gelin edemez değmeyen elleri
Göz altıdaki geceler
Nur dolu alın avutacak o geceleri
Sabah oldu diyecek
Gözlerindeki iman sevgisi
Ara ara saplanan bıçak sesi
Kalbe
Ölümü çağrıştırır gibi
Çocukluğuna bağırıyor yaşlının
Bağırık ve berbat sesi
Ayaklarda kemik çıkacak
Gençliğin ökçeli cilvesi
Yakacak canı o an
Atılan havanın yaşlılığa vuran
topuk sesi
Çizgili alın
Kol
Bacak
Göz
Çilli burun
Çürümüş tırnak
Ağlayan göz
Ölüm yaklaşıyor sanki
Kıskaç tüketiyor kum taneli günlerimizi
Yağmur yağıyor
Toprak altı
Bir tabut sesi.
5.0
100% (6)