1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1164
Okunma

Bir bulut vardı
Mor dağlarda dövüşürken gölgesi,
Bir bir yağmur iniyordu yüreğinden.
Utangaç beyaz tüylü bir aşk,
Omuzlarında ki bu yağmurun.
Evvela güvercinler ölmeden seni bulmalıydı.
Saçlarına seni sorardı,
Titreyen lambalar altında sokak çocuklarının.
Oysa kimse senin adını bilmezdi .
Saçlarından göçüp giden şiirleri de kimse bilmezdi.
Rüzgarın gururu sade bir matemdi .
Sana ağlardı
Sessiz
Kimse bilmezdi.
Sen doğmamış bir kızın adında saklıydın.
Meczup bir sazın bam telinde çığlığın vardı.
Kaldırımlarda halsiz adımların;
Ölmek ile bire bir.
Sen İstanbul’da bir intihar unutmuştun pera.
Asmak geçmişi boynundan galata kulesinde.
Hatırladıkça kenarından bir gözyaşı geçerdi dudağının,
Kimseler bilmezdi.
Kurşun gibi gelip geçen bu zaman,
Kırmıştı en derin yerinden kanadını güvercinin.
Şimdi ağaçlardaki bu uğultu
Sinsi bir ağıttır.
Kaldırmıştı Tanrı tek başına ,
Mor dağlarda cenazesini güvercinin.
Berrak bir iklimde
Özgürlüğünü yitirdi beyaz tüylü aşk,
Yağmur bulmadan seni.
Kimseler bilmezdi.
Sen
Sen de bilmezdin
Bir bulut yıkılıp gitmişti.
5.0
100% (7)