5
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1549
Okunma

Kısıroğlu neden kısır oğluysa
Mehmet ölmüş, Kısır Hasanı sağdı
Kısır Hasan’ın da bir kızı iki oğlu vardı
torun-torba derken epey kalabalıklardı
"Gaş(ıg)aralı Helimece
bizim Kısır Hasanının karısı
onun heç evlenmemiş bi gardaşı vardı
iri-yarı, çirkin esmer, sert bakışlı
korkuyla sayardık adamı
"-ecinnilerinen mi evliymiş ne,
göya hocaymış"
"-emme yalan emme essah ,
günahı obalı boynuna
bi oğlanı isdemeyen gızlara ilaç eder”imiş,
“kızın geçeceği yere gömer”imiş,
“hele saçından bi tel file aldıysa
gız kendini helak eder”imiş
“Allah mafazan Allah
gafasında bi arıza galır”ımış
"-bi yer mi yarıldı ,
biri bişiyini mi çaldırdı
seğidirlerimiş buna, okur-üfler
sidikliğini bağlarmış
bi bakmışsın çalınan mal
ertesi gün yerine gonarmış."
“-ya güp’e bakarımış ya da
baş barnağını
kopya kalemle boyayıp okur-üfler
sabi-sübyan bi çocuğa,
“-bak tırnağıma
çağır oranın imamını
sor bakalım orası, neresi
hırsız kimin nesi anlatdırırımış”
çalıntı malın izini sürer
yakalattırırmış
inadına esmer,
iri-yarı bir adamdı
Kara Bolat Hoca
yenik düştü ecele,
kasabanın pazarı günü
bir umumi helada
bizim köyün imamı Ayvallı Yakıp Hoca
cumadan-cumaya eser-kükrer-yağardı
onbeş tatilden onbeş tatile,
köydeki çocuklara
Suphaneke’den başlayarak sureleri, duaları
ezberleten köy hocası
"-Yakıp Hoca dedinde,
ay yavrım eveli
Gövcelli’de de bi Yakıp Hoca varımıştaaa
o zamanın behrinde
çocuklar bobasız,
garılar gocasız
dedikleyin, her evde dul garılar
gonalga sırası Haççaca’dayımış
evel-eveli
hinciğki gibi
yeycek-işcek,
bişirip daşırcak bişey mi var
Akbıyıkların Müslüme
buna bi gabak vermiş,
o da onu bişirmiş,
hocanın önüne gomuş
"-hoca emmi seversin inşallah
Müslüme Ab(l)a gabak verdiydi
onu bişirvidim demiş
başga da bişiy yoğudu”
demeye galmamış
Yakıp Hoca da, gabağı hiş sevmezimiş
emme fakirin gönlü hoş ossun deye
"-getir gızım getir,
ben gabağı bek severin" demiş
hemi de iki sahın yemiş
ertesi ğünü sıra gendine gelen
gonşusu ona sormuş
"-gı! Haçcıba hocaya ne bişirdin,
bende aynısını bişirmeyen de
Hoca Emmiyi kizdirmeyelim" demiş..
o da “Müslüme Bacı gabak verdiydi
hoca da bek severimiş
hemide iki sahın yedi"
deyinşe barabar
gadınca(ğı)z hemen Akbıyıklara seğirtmiş
"-Müslüme bacı, Müslüme bacı”
“-ey”
“-Yakıp Hoca bek severimiş
bana da bi gabak ver" demiş
akşamleyin hoca ezen okuyup
iftar aşmaya gelince de
yazzık garıca(ğı)z, maçıp-maçıp
"-hoca emmi bek severimişsin
Akbıyıkların Müslümeden gabak istedim"
hoca "-getir gızım" demiş
"-getir ben gabağı bek severin"
o ev, bu ev derkene
Yakıp Hoca hankı evde “gonuk” ise
gabak da gabak her evde
Akbıyıkların goca harımda gabak tükenmiş
gabak da, gabak dadı vermiş,
hocanın can burnuna gelmiş
artık dayanamamış, son gettiği evde
vermiş-verişdirmiş
"-Yakıp Hoca gabak sever de
bu gadak da deği(l)" demiş."
“-bi zamanlar da
bizim köyün hocası da Fe(y)zullahıdı
Macargızı’na konak sırası geldiğinde
önüne bi toptasınan et goyvumuş
hoca höyle bi garışdırmış
ik-üş kemik varımış da,
nohudu bile yakalayamamış
"-Anşa gızım bu aş ne aşı" demiş
"-epey oluyo hoca emmi
Şaban goyun kesdiy di de
sana da nasibimiş,
bak kimse yemeyomuş, kimsenin nasibini
bizim yanal goyunun eti sana da nasibimiş
sen eti bek seversin buyur ye!
buyur Allah aşgına hoca emmi ye!"
demiş
Fezullah ta(h)ta gaşşı(ğı)nan gene
toptası bir-kaş turlamış
gaşşı(ğı)na ne et gelmiş ne dene
toptasın kıranına tıkılamış
"-ye hoca ye dersin
hoca bunun neresini yesin
bari bi tavık kesseydin
gosgoca hocaya
kemik mi kemirtdireceksin" demiş
bireş de asabiydi ya ıramatlık
gakınca ğetmiş
DİPNOT
essah: sahi, gerçek, doğru
obal: vebal, günah
yarılma(belki yarılama): mal çalınması
kopya kalem: ıslandığında morlaşan kuru kalem
eveli: çok öncelerden
gonalga/konalga: konaklama, geceleme, dinlenme,karın doyurma vs için yörüklerin konakladıkları yer, mola yeri, konaklanılan yer
sahın/sahan:tabak
hatice abla
sahın / sahan : tabak, derinliği az yemek kabı
Resim; Mustulu, Yabır Dede (Mustafa Güldal)
bu vesile ile Cenab-ı Allahtan Rahmet dilerim.
5.0
100% (7)