Şimdi yağsa göğü tırmalayan mutluluk
Önce öfkeyle vuruşmuş olsa bulut bulut
Hasreti ayrılığı nefretlercesine yok etmek için
Her damlası sen olsa
Ve hepsini kucaklayan ben toprak olsam mesela
Kimseye bırakmadan içsem seni
İliklerime kadar İçirsem ıslaklığını

Ah yağmur senden bir kadın bitse benden
Kokumu çıkaranadeğin dövse gövdemi
Kasıtlı olsa canıma değse içimi yararak
Gezinse damla damla çoğalarak

Şap şap öpse her sathımı
Lime lime ederek zıplasa dursa
Ahh birde birikse göl olsa sonraya sakladığım
Seni içip güller fışkırsa yüreğimden
Sesin bülbüller gibi konup dallarına şakısa
Sonra sen yine yağsan
Bülbül gülün yaprağıyla saklanıp senden
Sevişmemizi seyre dalsa

Sen dindiğinde yorulmuş olarak
Sevişme sonrası gibi rehavetle
İçi ferahlatan renklerle kuşatsan göğümü
Çocuklarımız o kuşağın altından geçmek için
Yarışsa başka çocuklarla

Ne dersin yağmurum olmaya
Kimi zaman çiseleyerek
Kimi zaman sağanak yağıp hırpalasan aklımı
Ve ben hep içerek içime çeksem seni
Tükenmeyeceğini bilerek