0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1028
Okunma

Maviliklere sevdamı yazdım
Rıhtımsız ve duldasız
Ölüme selam atardı dalgalar
Mavi ketenli sevdasızlık
Kumaş döktüğü denizler için
Isıcak uçurumlara dönüşür
Hain öpüşler...
Ahh evladsızlık evladı olmadan
Bir mağara üstü
Yosun kokusuna muhtaç
Kalbin derinlikleri
Giderek yoğun bir kıvam
Halbuki ayrılıklar
Kahpe faklarıymış
Doğrudur sözler aynasıdır
Şiire dem verir ölüme cenk borusu
Uğradım sensiz sokaklara
Papatyalar kan damlatıyor
Güvercinler kanatlarına asmış muştuları
Yâr giderken ağladı deyü
Ölüm senden geldi
Bu kızıl rüyalarıma
Avuçlarımda kar baharı
Öpüp koklasam kırgınlıklar dolu
Uzun geceler yıldız saatinde kısalır
Bir de seni öperken gerdanından
Ahhh
Bu hasretlik bir tutam urgan gibi
Boğuştukça batan kaleler
Yağmura doygun su gibi
Keder....
Turnaların ardı sıra yalnızlık
Öyle v yaparak da uçmuyorlar
Öyle öylesine cümleler de kurmazlar
Benim gibi senin gibi
Pardon
Sen bir başkası için metaforlar isterken
Ben bir akşam üzeri dudağımda cıgara
Elimde gül kokulu mendilin
Terkedilmişliğime ağlarım
Nazlı nazlı öterken gökçe kuşlar
Yokluğumu arar durur
Bu vurgunsuz saatim
Akrebine kıskaç olduğumu bile bile
Beni yıllara mahkum eden güz mevsimi gözlerine
Kahverengi acı tatlı tüm tebessümlere
Yoldan geçen karanlıklar diyarı efelere
Ve sarhoş bardaklardaki tüm bir yudum şaraplara
Asık yüzler çiziyorum yine !!!
Elveda tüm beyaz saçlarım
Elveda dertler ve kederler
Gidiyorsam bu rıhtımdan
Sessizlik mabedine
Öyle üfledim ki alevlerimi
Cehenneme dek yanacak bu âhım
Sokak lambasında bir mola verdim
Şöyle hare hare tüm hayallerimi
Ellerinle buruşturup attığın gibi
Yarınlar ümit kervanına bir yıldız bekliyor
Benim falımda gökyüzü
Öpüksüz çingenem benim
Ruhuma hoşnut karanfilim
Fil dişi kulenden atlamak
Tüm sularını içmek için
Bir kainat gecesinde
Kan damlattım ben
Seni nasıl terk edeyim ?
Geberir gibi tanrısal vaatler içinde
Okşadığım tüm saçlardan
Kızıl tozlar geliyor tırnaklarıma
Kırçıl kırçıl namus kokuyorlar
Böyle kadınlar sevdim ben
Böyle içten sevişen
Menevşelerden misal
Mor renkler sana ait mi ?
Peri kızı ile çoban yıldızı gibi
Tiflis bağından üzüm yaladım
Yanakları beyaz bir kiraz
Isırdığım tüm avuç içleri
Öyle sıcak öyle akdeniz
Bozgunlar batar mı
Uçurumdan ılgıt ılgıt
Namlu ucunda
Borcu bozuk bir mermi
Tutar öper mi şakaklarımdan
Sonra gözyaşını görür müyüm ?
Ahh be sevdiğim
İmkansızlara oynuyorum farkındayım
Şöyle bir kürek çekimlik cezam var mı ?
Ya da ellerimi tutsak bırakacak bir mahzen
Yok değil mi ?
Ne yazık ki sende ben yokum
Bende sen çoğul bir ırmak gibi
Çisil çisil yüreğime akıyorsun
Benden sana son mühlet
Öpsen de geçse dediğim tüm dualarıma
Yeni bir eklem
Ne olur sevda kokalım
5.0
100% (2)