2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2719
Okunma

Denizler yolların bittiği yerde başlar
kısa da olsa yüz yüzeydik işte tam burada kırıldın
tarihi bir vazonun içinde seni yetiştirmem
kaldığı ahırı yiyen atlarla tanışmışken hem de
çiçeklerle başlayan evrenin içi ışık alır
çiçeklerle başlayan eserler ise o atlardan farksızdır
Bana uzak
ölülerin ısrarla dirilme ayinleri yaptığı
bana çok uzak cümlevi krallıktan bahsediyorlar
birinin palyaçosu birilerine iyi geliyor
raylar bitince yollar başlıyor
yolların ve rayların birleşme anında
o trenin içinde olanlarla hiç olmamışlar artık başka yaşar
olmayanlar ok atar olanlar yaya yön verir ok kendi gider
ışık yakmak karanlığı aydınlatmaktan başka bir şeydir
ancak o tren yürekten asla ayrışmaz
krallık hep başkalarınındır
suyun içindeki sonsuzluk suyun dışına kadar
müdafaamın altında sürekli yanan ateş
bazı zamanlarda kendine kum atıyor
kimse anlamıyor bu bir tören gibi olmuyor
başkalarının ateşi yükselirken yapıyor bunu
herkes sihirliymiş gibi davranıyor
o artık büyü yapıyor
çizgili filmlerde yüzleri sansürlü çizgiler
ara sıra aklındaki kanala bağlanınca çiçekleri görüyor
söyleniyorum
göz çizgiyi görmediği için el burada tutabildiği her maddeyi
ruh kıtlığa düşecekmiş gibi çizgi ötesine biriktirmek korkaklıktır
insan ancak evrenin ve tanrının
tekerlekleri olmadığı bilincine vardığında
insanlık için yaşayabilir
tüm gücüyle çalan orkestra kendini duyamaz
o yüzden yüz yüzeyken tam burada kırılıyorsun
ve ben seni sırf zamanla değerlenmiş bir vazoda yetiştirmiyorum
yanıp kibir sonsuz ihanet oluyorsun
kuşlar gidiyor
bu çok ekmişler tarlasında biçiliyorsun
kuşlar geliyor
görsel tepkisizliği keşfetmek yeni bir hile öğrenmeye başladığında gerçekleşir
hile bedenindeki dengesizliğin dengesidir
ayın düşleri vardır savaşır ve yansıtır fakat ay bir aynadır
seri katillerin el-kitapları ayak ucundadır
önce bot giyerek ezerler öğrendikçe yalınayak
sular gelir
ruh egzersizleri kayıp kıtanın hileli saklanışlarını ortaya çıkaramaz
sular geçer
toplama kamplarından eve doğru bakmak
tüm dünyanın yanıyor olduğunu görmeye benzer
sular geçer
beyin ve dil önünde seni saklayan iki ayrı sır suyudur
içersen ölürsün ayak ucundaki kitabı okumadığın için
sular söndürmeden geçer
düşsel yaşam lekeleri geçer
başka evrenlerde ummadığın bir yanından uyandırılırsın
parlaklığa bakamamak utanmak beklememek
yanılmak vurulmak dirilememek inanmamak geçer
ben değil görenler söyler
bir yıldızın yakınında olanlar ile uzaktan bakanlar farklı dilde konuşurlar
sönmesi bilmeyen için eğlence
anlamayan için delil
anlayıp yaklaşan gören ve artık bilen için
tek dille doğru hikâyeyi anlatabilmektir tecrübedir
tecrübeliler rütbeli değil birer hiçtir
doğarak ölüyorsun aynı sınıra kadar yürüyüp
aynı madde zenginliğini görerek milyon yıl
ve milyon yıldır gördüklerin kaçırdıklarını düşünemiyor
doğarak ölmenin arasındaki yaşam
türdeşlerin tecrübe edinebilmeleri içindir sınırlıdır
doğarak yaşama başlamakla
öldükten sonra yaşama başlamanın arasındaki fark sonsuzluktur
insan sıfırın beden halidir
ruh büyümesi de çocukluğu da yoktur
birine sıfır diğerine ruhla başlarsın
sıfır doğarak başlamış yaşamda sağa
ölerek başlamış sonsuzlukta ise sola atılır
artık zaman vazoyu değerli ve pahalı kılmaz içine girebilirsin
bir şey bir gün öğrendiğin her şeyin yanlış olduğunu söylediğinde
her şeyin yanlış olduğunu bir şeyin söylemesi yalan
her şeyin bir şeyin yanlış olduğunu söylemesi doğru gelecek
evrenin rakamlarıyla icat ve duygu işlemleri yapılmaz
evrenin renkleriyle kimse süslenmez
O’nun insanları aynıdır
bölünmüşse “O” sağlaması çarpılarak yapılmaz
her şeyin yalancı olduğunu
bir şey sonsuzluğa atıldığında anlarsın
zaman boşluklar üreten bir ettir ama çiğnenmez
kemikleşmeye ve kemikleşmek üzerelere apaçık işarettir
kemikleşmez
bugün ölürsen yarın doğarsın ve tekrar ölür yarın doğarsan yaratmaya başlarsın
her yaratan yaradan olmayacak unutmazsan
o trenin sonsuzlukla buluşma anını ve kötü karanlığı
karanlık korkutur ve doğuran da acıları odur
ve yaratandır içinde kaldıkça aydınlığı
dedikçe ben
her şeyi biliyorum evet her şeyi
kusurlu bir gölge aramıyorum kusurlarını yok edebilmiş gölgenin bilgesini
sonsuz bedeni mutlak evreni
dedikçe sen
her şeyi biliyorum evet her şeyi ve tüm bunlar gölgeleri kutsuyor
karanlığa kılıçtır ışık
kötülüğe kılıcı ancak karanlıktan uyanmış insan çeker
5.0
100% (14)