2
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1210
Okunma
günler geceler değil
şarkıyla uyumlu bir şey çoğalıyor
kendiliği
bir sözün karşıda durup seslenmesi
dans edip etrafımda dönerken
çakıl taşları mı desem
çiçeklere benzeyen suların ansızın tutuşması
ucu kaçmış bir söz
bir şarkı gibi kendini oyalayan
gözlerimi kırpmadan habsolduğum içine
hiç uyanmasak diye uzunca süren
aynı şeylerin bir birine değen tekrarı
ayırt edilecek bir şey değil
yüreğimizden dökülüyor
kızıl güneş
aşkın hatası ve sahiplendiğin renk
genişlik çocukların bir anlık yüzü
balkonlar mı desem turuncu yüklü
bir güneş batımının mutluluk rehaveti
işportacıların uzayan ağzı
sucular hurdacılar
gelişir genişlerdi kalbimiz
bir yılan sevince nasıl
bir kuş sırt üstü şaka yapsa
bir köpek bir kediye merhaba dese
aşkın dili çözülürdü sırılsıklam
anlatamazdık mutluluğumuzu
göz göze gelsek omuzlarından kayan
kelebekleri öpmek isterdim
yollar karışırdı bir birine
umutları yüzünde biten
sarılma öyküleriyle dolu
dudaklarının arasından fışkıran buse
yanağımda kızarırdı yaz akşamları gibi
kim sorsa içinden hatıralar geçen ışıklara
bak bu bizim kalbimiz
yumak yumak bulutlara işlenmiş
göğsümüze yağan yağmur
yaprakların ellerini açıp beklemesi
kutsanması orman sevgisiyle öpülüp.