söz gri
bulut ayak karası tabela
yeşili
inişi yüzün ıslak ve esnek
taşlar ve musibetler üzerine
kalbi duruk bir harfi çeviriyor
aceleci ambulansın perdesini aralayan hemşire
sarı ışıklı kapalı salonlar
pazartesinden cumaya kadar her şey dahil
cebinizden çıkan bir şey yok
plastik emicilerden ödeyeceğiniz bedel karşılığında
en güzel rüya flamingo
babaanne baba ve oğul
filesinde lahana top
ekmek örtüleri bir birine sürtüp
ısınınca
uykunuza düşecek
bir sofradır yemek yemek
böylemi yazılıydı bilmiyorum
yıldız piano çalıp boyadığın da
bulutları
içimizden geçecek kelimeye ilave
öpülünce dudaklarımda izi kalan
hafifliğin seda nidası
sordular şehrin
kahverengisini
kahverengisi
yağmurla işlek bu kasvetin
göğün kolları olduğuna inanmıyorum
kaç saattir aynı yerde
aklımı karıştırıyor seni beklemek.