6
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
2259
Okunma

-III-
Kimin
Yüzü parçalanmış
Patlamış dudaklı
Saçları tırnaklarında
Hevesi nefesinde kalmış
Alfabesi olmayan şivânına ağlar
Kimin
Göğsünü yırtmış
Kaburgasını kırmış
Lisânı anlaşılmaz ağıdına çanak tutar
Kimin
Kış ortası bir çadıra sığdırılan
Kîl-û kâl uğultulu yasına tırnağını banar da
Böyle ağlar salya salya bilmem bugün
Mavileri üzerinden soyan erguvanî yüzüm
Sağ cebimin diplerinde tortulanan
Biraz beyaz bez, bir ucu hastane çıkışlı
Gövdesi boylu boyunca otopsi raporlu
Biraz toprak, taşla karışık
Kulağımda yumruk yumruğa gerçek yalan bir sanrı
Gözlerimin iri’sine rengini unutturan
Sol göz iki kirpik arası
Koyu kahve yarım kalmış bir bakış
Biraz birkaç ağlak adam kadın 7 yabancım
Biraz Sen en tanıdığım
En yakınım
En yakındığım
En yakanım
En yandığım
Nasıl unutulur
Unuturum ki
Birbirine sürttüğüm parmak uçlarımı
Toparlayıp götürürken burnuma
Yüzüme bulaşan jöleli saçlarının kokusundan anımsadım
Gitmemişsin
Bendesin hâlâ Sevgili
Sol cebimde
Meşrûîyeti gayr-ı kayd
Soysuz bir Aralık yağmuru üşümüşlüğü
Sonbahar’ın kahrolası öksürük aksırık sağaltısı
Vebâ balgamlı vedâsı
Kış’ın buz kesen suretinde
Cüz cüz ezberlediğim hasretinin bilmem kaçıncı sûresi
Ayet Ayet bölündüğüm Cehennem’in
Her köşesinden hâr tüküren bir ezâ müjdesi
Duvarlara çarptığım aklımda
Bedeni beyni dağılan ins-û cân
Gün
Hafta
Ay
Yıl
13-14 arası
Bir Aralık’ta vuruldum
Sağ tarafından boynumun
Bir Arâf’ ta boğuldum
Ki
1-2 metrelik bir sicim düğümünde
Ne mevtâyım
Ne zîhayat
Dilimde iki hece tek kelime
İmdât Râb İmdât