0
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
821
Okunma
zor diyor
çok zor çevirmeniz
harfin ucunda kalır sevinçleriniz
sonra bütün dünyayı alıp yazılanları kurcaladığınızda
meczubun o kıssasında kendisiyle öpüşürken
bulduğu zerre diyar bir ay gibi tepesindedir
değişmekten bahseder
ağaç kendini büyüten bir süs bitkisinin daha ileri versiyonu
aynı bahar çiçeğinden esinlenmiş endemik aşırmalar
odanın içinde yankı bulduğunda
ayaklarını uzatıp yer küreyi seyretmekle meşgul
güzel ve tatlı rüyalardan
sonu gelmeyen hayallere doğru
uzayıp giden bir sonsuzluk acıtabilir canınızı
soruyorum kendime bazen
nasıl geldiğimi
nasıl duyduğumu anımsamadan
baskın sözlerin yansıması
aniden karşınıza çıktığında
zerreler hatırlamak için renklerini değiştirir ya
güneş düz bir yolda alnınızı sildiğiniz kasvet olur
küçük çakıl taşlarıyla ayağınızda çekilen deniz
sonu olacakmış gibi hayatın
kırılan kalbinize göz kırparsınız
dağılır bir büyü burada biter
sazlar dalgın çocuklar gibi anlamları azalan
bir kuşun kanadına şarkılar söyler
uçurum vaktinin tükenmiş nakaratında hayat bulan
tekrarlama serenadı
sevgiler arar sevildiğine dair
ucu bucağı olmayan ölüm kucaklasın ister
ruhundan arta kalan lalezarı.