8
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
2443
Okunma

son seferin bu
köhne bir şirket-i hayriye vapurunun
usulca ayrılıp uzaklaşması gibi tenha Emirgân iskelesinden
köpüklü izlerini yadigar bırakıp aç martılara
çımacının elinden kurtulan halat gibi kop git
hadi şairim
vakit bu vakit
uzlaşmaz dalgaların hırpaladığı kıyılardan
iki küp şekeri ıslatmadan getiremeyen çaycının savrukluğundan
martıların ıskaladığı simit parçalarından
akşamların ebruli alacasından vazgeç
git...
Burgazada’nın bakir yeşilini özler gibi
özlemekten usanmadın mı gidenlerini
ıpıssız kayalıklarda
ayaklarını değil
yüreğini kanrevan bırakan anıları öylece bırak
git...
tut ki lodos fırtınası koptu
tut ki acı poyraz kamçıları şaklıyor yüzünde
ne farkeder
değil mi ki ömür nehrinin mecrası şaştı menzilinden
ve kesindir ki
mecalin yok çizmeye o rotayı yeniden
anla artık
bittin
git...
hadi
bu gece yazdığın acemi temsilin son suaresi
son perdesidir
kederin de
kaderin de sözü bitmiştir
ne hazindir ki
vakt-i kerahattir
hadi şairim hadi
git…
CEYDA GÖRK___28 OCAK 2014
5.0
100% (13)