2
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
812
Okunma
sıradan bir gün öyle
içimle konuşuyorum ayaklarımı uzatıp
istiyorum ki uykuya düşmeden gelsinler
dağlar çoğalıp çoğalıp üstüme
istiyorum ki
çocuk gözlerimle karanfillere bürünüp
bir daha yaşıyorsun desinler
sizi geçmişimden ayırmak
biriken ağırlığın içinde boğulana dek
hafiflemeye benziyor ayrılırken
fakat uzun bir zamanın dibine çöküp
beklemek ne demek
bilmiyorum
suda çürüyen beyaz kağıtlar ve harfleri için
içimden kopanın daha fazlasını yazmaya çalıştım
vakti gelen yağmurlar düşerken
ıslatmasın diye kederlerini
üstünden eksik etmedim hayallerimi
biliyorum abartılı bir sevgiden söz ediyorum
insan ağzıma yakışan bir dürüstlük değil bu
zaten gölgesi olmayan benden bahsediyorum
ay ışığını yamuk çizen geceden
olsun
ayrılık olsun
neden tasarlamadığım bir şey için üzülüyorum
kırmızı kırmızıdır
solarsa solduğundan bihaber
getirip götüren hırsızlardan korkuyorum
yalan düşler yumağında
boş günlerin hatırına efkarımı uzatacak aşk
tanrının elinden uzun değilse eğer
düşmesin aklıma serin nefesin
zaten
soğumuş dudağımı hissedemezsin.