5
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
1999
Okunma
belki çok yakınımda
belki de adını bile duymadığım
bir ülkenin en ücra kasabasında
belki uzun boylu ve aksisin
belki de tıknaz ve neşeli
gözlerin yeşil ya da kahverengi
belki de mavi
ah keşke siyah olsa
bilmiyorum
bildiğim o gözlerle baktın mı bana
içimdeki kelebeklerin gülümseyeceği
sarmaşıkların kucakladığı
küçücük bir evin
tül perdelerinden süzülen ışığında
kitap okuyorsun belki şu anlarda
eski bir sedirde
üzerinde el örgüsü battaniye
bir aşk romanının rehaveti ile
uyuklamaya başlamış olabilirsin mesela
belki de akşamdan kalan
bulaşıkları yıkıyorsun mutfakta
bir tabak ve bir bardak
çatal öylece kalıyor kenarda kirli
aman o da kalsın diyorsun
omuz silkerek
şımarık bir çocuk gibi
belki de bahçedesin
tahta bir iskemle üzerinde
çay içiyorsun bir de sigara
belki gözlerin ilişiyor çiçeklere
kimi boynu bükük
kimi kurumaya yüz tutmuş
utanıyorsun bu ihmalden
kızıyorsun kendine
ah şu unutkanlık diyorsun
en makul bahane ile
belki de bir meyhanedesin
akşam olmak üzere
kafayı çekiyorsun ama gelmiyor
istediğin kadar çek
mezeler tatsız
şerefe diyeceğin bir anı yok
fonda hiç sevmediğin bir şarkı
sesleniyorsun kirli önlüklü çocuğa
değiştir şunu diyorsun
aslında değiştirmek istediğin
ellerinin mahzun ifadesi
öksüz çocuklar gibi bakıyorlar sana
ve aklına ben düşüyorum belki o an
biri olmalı diyor içinden bir ses
biri olmalı bir yerlerde
belki şişman ve sevimli
gözleri ela
esmer uzun saçlı
belki sarışın
gülüşü deli
biraz da çılgın
biri olmalı