Harika bir gündü geçirdiği zamanlarda bir de şu dil konusunda zorlanmasaydı ne güzel olurdu,kendini ifade edemiyordu ,
camileri ona gezdiren Merza ben de Türkçe öğreneceğim demişti,ona yardım edecekti,o da Fransızca ile,dil bu kadar önemli miydi? kendi ülkende isen pek değil ama dünyaya açılırsan önemliymiş işte

Merza ’nın o taptaze dinç genç beyni Türkçe kelimeleri sökmüştü bile,o an kendini küçümsedi acı acı gülümsedi hamlamış zoraki ite kaka bir şeyler öğren diye direktif verdiği yorgun yaşlı bedenine orta yaşı da aşınca tabiki de normal dedi
kendimi fazla zorla masam iyi olur dediğinde

bu işin yaşla falan sınırı yoktur dedi onun mırıldandığını duyan oğlu
beyninin en çalışkan hücrelerini devreye sokar pes etmeyenleri devreye alır pes edenleri devre dışına bırakırsan kendine sen bile şaşırırsın dedi..

Haydi bakalım annelerin gül kokulusu durmak yok dediğinde
hep senin yüzünden maceracı oğlan diye kadıncağız ona o an parmağını sallıyordu

MİNİK BEYAZ ÇİÇEKLERİN ARASINDA YASMİN DERLER ADINA

Dantela gibi uzanmış bembeyaz yasemenler
buram buram kokarken
her yer onun ismini taşır
buralarda Yasmin derler adına
sıcak havanın buharında kokuları
başın dönebilir bir anda


Arap ülkesi ama değişik egzotik
şaşırtan baharatlı buharında
palmiyeli geniş yollar
senin ismini arar o bulvarlarda
hayret ediyorum o canlı güleç tavırlar


yalancı mıydı?
çölün ayağa kaldıracak fırtınalı kumlarında
ama sabrettiğim zamanlar
isyanı öğretmediler
inançlıyım ben yeniyorum dualarımla


Türk cevizli lokumu
arattır mıştın kahvenin yanına
bulanırdı un şekeri hani
dudak kenarlarına
hani o kırmızı olanı
gül kokulusu olan varya
çok özlediğim tat oysa
ama sensiz asla sürmeyeceğim diye söz verdim
dilim ucuna

O KAR TANELERİ GİBİ UÇUŞAN
ÇİÇEKLER

ADINA YASMİN DERLER BURADA
SICAKTAN BURAM BURAM
KOKULARI BAŞ DÖNDÜRÜR
GÖZLERİNİ KAPATIP
HİSSEDEREK AVAZIN ÇIKTIĞI KADAR
BİR İSMİ ANDIĞINDA


TUNUS’LU MERZA’NIN AŞK HİKAYESİ