2
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
1578
Okunma
telaşlı kuşlar önlerine çıkan ilk yere konarlar
hep konacaklar
benim tekelimde değil şehrin mavisi
sadece senin tesellin
bundan sonra tüm olacaklar...
I.
etinden kopan merhamet
usulca bir günahı perdeler
yırtılmıştır aşk
paçavrası kendi renginde
bir isyanı simgeler
buruşurken nefesim kalbinle
elleri terli bir hevesim
bunu da böyle bil
bir kal iki git
sıkıca kavra ruhumu
ve şimdi eğil kulağıma en sevdiğin şarkıyı fısılda
/besame mucho/
II..
yanlış sesin elimin arka yüzü
yanmış tenin elimin ön yüzü
dudakların koynumda yüz görümlüğü
biriktirilmiş bakışlara değen
değersiz bir hasret ışıltısında
kıvamını kazanıyor
kazanmayı bilmeyen aşk
ölmeye benzer hayatımla
bir sev iki sevme
sıkıca kavra intiharımı
ayrılırken eğilmek fiili bırakıyorum belki de
/eğil(me)/
III…
tam da ağzında koparılmayı bekleyen güle kanmışken
adımlarını karıştırıyorsun
mahcup bakışlarımın
dikeni dilinde saklanmış
ihanet ve nefretle
öğrendim bu dansı
ki mümkün değil başka türlü
sende aşk’ın adı
bir gel iki git
takip et aşk’ı
izini süren beni değil belasını buluyor
/ben benle kavga ediyorum, peki ama sana ne oluyor/
alicengizoyunu
(…bütün bu kopukluklarla karnımı doyur. Durma! Bana, benden güzel çocuklar doğur…)