27
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
2457
Okunma

saklı oyunlarla bir dünya kurun kendinize
gerekirse tek başına
oynamayı bilmeli
düşmeden bantlamalı dizlerimizi
gerçi
ayaklarınızın altından kaymayacak topraklar da var dünyada
ortalık hala hayat kokuyor
yeni öyküler yazılıyor
rengarenk
hiç bir renk diğerinin katili olmuyor
eşit fırça darbeleri atılıyor tuallere
iskambilden kurduğumuz evleri bile boyuyoruz
ölüm yaşamın tek gerçeği idi
ve
onlar elele verip
en büyük korkumuz oldular
insalığın tek şurubu
sevmekten hiç vazgeçmemek
değsin değmesin
reçetesi
sabah akşam tok karnına içmek
açken denedim
işe yaramıyor
kendini büyük görme
çok seviliyorum sanıyor
ordan asılıyorsun
kalbinden
sonrası
korsan kılıçlarını bile duymaz oluyorsun
damarların naz yapmayı unutup
daralıyorsun
gökyüzüne bakıyorum arada
yıldızlardan birini es’ geçiyorum
o kaydı diyerek susuyorum
kararıyorum
Yine sen varsın ya akılsız baharlarda
açtığım tüm çiçekleri döküyorum
her tik-tak zamana atılmış bir tokat
en çokta gülüşleri öldürüyor
öte dünyalarında
ağlayışları saklıyor içine
insanın ses tonununa bile düşüyor
görmüşlük
geçirmişlik
bir süre sonra gözler bile
köreliyor
sürüyle sevgi sayıyorum parmak hesabı
üç çocuklu anne gibi
şu gelmiş
bu susmuş
o gitmiş
anka kuşundan geldik farzedersek
karabatakların hayatı
maymundan doğmuş oyunlar kadar sıradan duruyor
işte bu yüzden cirit atar tüm ayrılıklar
gitmek yenilmek değildi
acaba
ben erken mi geldim
gideyim
yine geleyim
çağa ayak uyduracağım
üç boyutlu bakacağım bu defa hayata
y e r i n a l t ı
y e r i n ü s t ü
y e r y ü z ü
5.0
100% (31)