5
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1306
Okunma

Gönül ağacımın dallarına
Kuşlar gelirdi senden önce
Baharları taşırdı yüreklerimiz
Yağmur damlalarına yıldızlar döşerdim
Ve karışırdın gözlerimin seline
Gelmedin
Soğudu ince belli bardakta
Karanfil kokulu çayım
Gelmedin
Yalnızlık sobeledi beni yine
Bir yağmur olmalı şimdi
Durmadan yağan bir yağmur
Eriyip gitsin yılların içindeki kavga
Boran olmalı şimdi
Tipi olmalı bu yangınlara
Bu acımasız
Bu amansız
Bu anlamsız savaşlara
Sevgi köprüleri kurmalı şimdi
Yürekleri ısıtmalı
Irmaklar akarken avuçlarımızdan
Gönlümüzde çiçekler açmalı
Şiirlerin göğsünde kırık kalpler
İmgeleri uçuşur gökyüzünde
Güz gülleri süzülür eylülden kalma
Ay dökülür sessizce denizlere
Bazen derim kendi kendime
Kime ne bu serzenişlerden, kime ne?
Başını kaldırıp bir bak,
Ne söyler bu şiir, bu gökyüzü
Şu gül dalında aşkı şakıyan bülbül
Bahar dokunuşlu şu kelebek
Ve içimizde ne varsa yitirdiğimiz
İnsanlıktan yana, sevgiden yana
Neler sunar bize zaman?
Gelmedin
Soğudu ince belli bardakta
Karanfil kokulu çayım...
5.0
100% (6)