17
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
8532
Okunma

1)
Aldanma, kavgaların öfkeli yüzüne
Aldanma, barışmaların kahkahalı sesine!
Sen var ya sen
Kavgalardan ve barışlardan da öte
Ağlamaklı bir sarılıştın; kollarıma kalan, her şeyden geriye...
Çok uzak bir ülkede
Bir bahçenin içinde
Kahrın çapası ellerinde
Toprağın tırmalanışıydın, Azize
2)
Geceleri yanıma uzanır
Göğsünü bırakırdın yüzüme
"Hele bir büyüsün de..." derdin.
Büyüdüm işte!
Adımı yazdım; astım boynuma
Bahara verdim ellerimi
Nisan’a verdim..
Özgürlük acının diliyle
Acı da özgürlüğün diliyle konuştukça
Dilleri karışanlar kelimelerimize saldırdı, Azize
Sözlerin yağmasından üç kelime kurtarabildim
Meğer üç kelimeyle gönüller de yıkılırmış, şehirler de...
Kelimeleri bıraksam ve sadece sana gelsem
Ama bir Amâ...
Ama bir Lâl...
Ama bir Ahraz...
Affetmiş, unutmuş ve sadık bir sevgili olsam!
Ateşi dövsem toprakla
Bilsen ki yüzünü dirilişlerle toplayan bu yaralı dostun
Affedilmek için bir mabed bilmiş göğüslerini...
3)
"İyilik Batı’da mı? Doğu’da mı?" diye soruyorlar.
Gerçek iyilik; düşküne, kimsesize, çaresize el vermektir.
Ben ki Batı’sını silaha
Doğu’sunu ise karanlığa kaybetmiş bir ıslık ile yürüdüm yollarımda
Seni yön bildim, kayıp bir pusula...
Alnımı alnına koyup
Gözlerine var gücümle bakarak
Sorsam ki:
Bizi kim anlayacak?
Ellerimizden kim tutacak?
Yolu kim gösterecek?
Bilmek ne kadar ağır bir yük Azize!
Bir de seni özlemek?...
Yine gelsen
Ellerimden tutsan
Eve götürsen beni
Oturtsan masaya
Ellerimi çırpsan
Ve dizlerimi...
Alsan parmaklarımı ellerine
Beraber baksak, ne olmuş?
Nasıl olmuş?
Niye öyle olmuş?
Üflesen sonra...
Bilsem ki yaralanmak senden geçen bir yoldur!
Bilsem ki örselenmek sana gelen bir yoldur!
Ah Azize, Nerelerdesin?
4)
Hangi yarayı sarsam yarama sarılıyor!
Yolu soruyorum.
"Bilmiyoruz" diyorlar.
Kolumu kaldırıp çürüyen göğsümü kokluyorum.
"Kuzey’e git" diyor bir ses içimden...
"Emeği ve ekmeği unut, Kuzey’e git..."
"Ayaklarım halkıma ait, nereye gidiyorum" diyorum
Ellerim, aileme ait...
Kalbimi alıyorum.
Zamanı soruyorum kadınlara
Hepsi oğullarına bakarak cevap veriyor.
Bir kadına soruyorum
"Saat, dağı kan geçiyor" diyor.
"Eyvah" diyorum
Savaştan önce şehadet geliyor artık...
"Yaşamalısın" demiyor kimsenin kavgası
Ben ölesiye değil; yaşarız diye kuruyorum seni kafamda
"Kafanda ne var" diyorlar
"Azize var" demiyorum.
Demiyorum çünkü seni gömecek bir yer yok omuzlarımda.
Bu kimin sanrısı, kestiremiyorum.
Ah Azize, Nerelerdesin?
Kayıpkentli
1 Mart 2013
06:32
Fatih-İstanbul
5.0
100% (32)