0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
790
Okunma
Nasıl bir terbiyesizlik bu
vinç dediğin uzun ve eğik bir çubuk sadece
kaldırıyor
utanmadan kaldırıyor bir de yüreğimi
kolonsuz ve adsız gülüşlerin mabedi gözlerimde
martı yok
kangal
kedi
ciğer pastırma, yokları yaşıyoruz
ben yine misafir
kalkan yüreğe takıyorum, takıştırıyorum
bir bebeğe gülümser gibi önce sevimli
ve sonra çok gaddar dünya, yönetmeni yok
oyuncu bitkin
betimlemeler sırt eti bir aslanın
sevişmeden önce yetmiş iki saat ısırıyor erkek dişiyi
aslında vinç de yok
yüreğim alışkın kalkmalara
ne güzel yalanlar buluyorlar
ne güzel sloganlar seyahat adına
’sevdiklerinize sizi kavuşturur’ diyen parlak kağıtlar
hani tam da önünde oturduğum kara
gözlerimden anlaşılıyor
aslında yokluk işte
zevk alıyorum derken dişime yapışan maydonoz
maydanoz oluyor enzimsel tahriklerle
insan hiç istemediği şeyle yaşıyor
benim istediğim asla fil dişi değildi
ya da inek fakültesi
garnitür karın ağrılarına emanet ediyor bu deyyuse
karıncalaşan adetlerden biliyorum
üst çarpr/azımda morülya
su iç diyor, su Mikail’den hala gözyaşı
ayak bastığım tüm otogarlar neon hayranı
klor atıp, duruyorlar toprağıma
felaket habercisi tüm frekanslar yine şarkı çalsın
ellerimi birbirine değdirdiğim her sahne dua
5.0
100% (4)