6
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
2831
Okunma

Ey içimin ölüm sevinci
Hüzne büyüttüğüm neşeli yanım
Aldanışım
Ağıdım
İçime akan kızıl çayım
Gün oyalanabilir sesinle
Gün dolanabilir ayaklarıma
Kırılan dallarıma can yürür
Bütün ak kağıtlar sana
Arttıkça yazılası hallerin
Sözümün gölgesine düşer kirpiğim
Bu aslında kendime bir saldırı
Bu bir başkaldırı
Seni kuşanmak
Seni anlatmak
Uykunun son kadranı
Üşüyor ateşe bakan yüzüm
Yüzümü yüzüne gömdüm
Öldüm
Beni al
Beni götür
Kuşkulu akşamların yırtmacına bırakma
Reklam panolarındaki neonlara
Kolalı yakalara
Manzaralı balkonlara bırakma
Huzurun çalındığı evler görüyorum düşümde
Bırakma beni devlet kapılarına
Damsız evlerin avlusuna bırak
İsimsiz gelinlerin kınasına
Sancılı serçelerin kucağına
Yaralanmış dağların yamacına
Bırak beni sesi çalınmış coğrafyanın sılasına
Ah isimsiz eylemim
Bir şiir daha çekildi düşümden
Azdı yine düş eti sızılarım
Ağız dolusu kusmak
Ağız dolusu küsmek vardı ya
Seni koşuyor içimde kısraklarım
Sen aklımda kusursuz bir intihar
Çırılçıplak nevbahar
Telaşla ve ahenkle düşüyorsun içime
Sevişmek bir bahane seninle
Düşer hüznün saltanatı
Devrim olur tenimde
Gel topla ülkemdeki devşirme sevinçleri
Tükensin düşlerimin bitimsiz göçmenliği
Sebebim olsun kendime ihanete
Sevgi Dündar /Aralık2012
5.0
100% (14)