2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1173
Okunma
Gökyüzüne bakınca, alışıyorsun kimi zaman yalnızlığa da
yıldızlar mesela
ay da pek haklı bu konuda
mesafeler uzadıkça
basit bir ceket diyorum
metroda insan evine dönmeden önce, güzel bir yüz görmek istiyor
ama koltuklar hiç sahiplenilmemiş
ayak da bekleyenler ebe tarafından sobelenmişler
ben diyorum yürüyen merdivenlerden koşuyorum
iki paket oksijen üstü karbon ve bir kutu kibrit taşımakla yoruluyorum
bu duygu
cam arasına katıksız deniz kokusuyla balıkları gözlerinden öpmek kadar
değerli
bilmem ki
kaç pencere kapanırken
hissedilen insanlık sıcaklığı acıtmaz sevenleri
bir çok şeye ihtiyaç duyabiliyor
insan
insanlık acımasız iken
ölüme bile meydan okuyabiliyorsun
asla ve asla defterini temize çekemesen de
rastgele binilmiş bir taksinin varması gerektiği yer gibi
varıyorsun
ve ne kadar güzel bir duygu
paylaşılmamak
aynı anda göğe yükselen ellerimin
değmesini talep ettiğim bilinmeyen kadar
büzüşmeye yatkın parmaklarımız
şimdi tarih yazsa ne fayda
saçlarında sonbahar yası
dudaklarında aşkın bin narı
bu da gelsin bu da geçmesin be
ey sinemin parlayan yıldızı
...derdi o babayiğit, maltepe kokan işportacı oğuz abi
ah, pencereleri açınca daha iyi anlıyorum
gitmeden gelinmiyor ölümsüz yok oluşlara
5.0
100% (8)