Alacaklı’nın Son Resmi



sana bir şükran borcum var: ses çıkarma
ağzını daya boşluğa, içine çek hüüüüp diye
yani tahta iskemlede bir kuşun oturuşuna dönsün
ağzın, belli etmeden enine uzuvca büyüdüğünde.
bugün iyi bir film izle, yarına iyi çalış
tanrı sorar bak demedi deme,
ben de tanrınım ufaldım ufaldım kalbine girdim,
geçme beni, ama kalma korkusunu düşünme.


sana bir yağmur borcum var: güz çıkarma
saçlarını uzat karnıma, içine çek flüüüüt diye
yani başka hayatlarda bir kurşun yarasına gülsün
saçların, tereddüt etmeden yalımına sâkin yürüdüğünde.
bugün iyi bir gülümse, kapıyı iyi kapat
sokaklar sorar seni bak demedi deme,
ben de sokağım ufaldım ufaldım gölgene girdim,
geç beni, kaybolma korkusunu düşünme.


sana bir gürül borcum var: üz çıkarma
hüzünlerini tuttur gözlerime, içine çek ühhüüüüh diye
yani hıçkırığın da bir müebbet kuşkusunu görsün
hüznün, gelip geçmeden sancılarına büründüğünde.
bugün iyi bir şiir oku, aynaya iyi bak
var mı başka güzeli diye sorar bak demedi deme,
ben de aynanım ufaldım ufaldım gözlerine girdim,
geçme beni, seçilme korkusunu düşünme.


sana bir daha borcum var: delirme
kargalı vakitlerden çetele
göğ sorar bunu bak demedi deme
bana iyi çalış, uyku gibi ağır ağır sevişince.


bu gece tanıdığın her şehre adımı söyle mümkünse!





Payanda