1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2227
Okunma
Şarap Şişesine Not Bırakan Mantar
hiç unutamam nasıl da damlar
azizelerin bekâreti bozuk gözleri!
geceme istilâ eder
kötü bakışlı melekler
sakatlanmıştır kanatları ve sanık
sandıkları…
susun!
uçuşumun gövdesinde parlar durur dünya
gülüşünle hız kazanır kendi eksenini arar
kim daha önce atlarsa anlar üç’ü
çağ atladığımda anlamıştım
yo ve büy gürültüsünü
duyarak içimde.
acı, en büyük gemidir bilmek gerek
binmek gerek rüzgârına kadınların
nereye eserse değil, nereden eserse anlamlıdır
kurtulmam böyle başladı kendi öğütlerimden
öpütlerin tümü fecî korkuları ve koku
koktukları…
eş!
kendine yabancı tohum
buğday ve başak tarlaları
bir dikilmiş öğle sarışınlığı
annemin avcunu bana getirmez…
hiç köle edinmemiş
asırların sergisinde
kafa tutar aşk savımları
katledilir dimağ, kuytu ve kuyu
taş atılır içime
giyeceğim şey bundan yoktur!
haydi elini uzat tanrım;
el sıkışalım! topallaşıp denk düşelim anlaşalım!
uzun dudaklı köpekler yordamıyla
aslanlar, ıslak ağaçlar ve kökler duyumuyla
oradayım bu kez sen inan bana
insânların arşlarını karşıla
isteklerini ver, yeter ki
insânlığını geri bahşet!
sözümona, onlara…
Payanda
5.0
100% (4)