13
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1728
Okunma

Adı yok yalnız kalmış cümlelerin...
Noktası virgülü yok hayatın
Çelimsiz sabahlardan
Mavinin renklerine düşerken gün
Soluksuz yaşam serüvenlerinin izi kalır geceye
Yorgun düşmüş bedenin
Ağır aksak zihne düşmüş düşüncelerinden
Arta kalan düşsüz düşlere düşer insan
Dünyanın şeklini alır insan
Gece ve gündüz gibi
İki yüzü vardır kimi zaman
Lekesi çıkmaz insan kirliliklerinin
Her dert bir avuç alırken ömürden
Sustukça çoğalır, can kırıkları
Birikir gönül heybesinde
Tek cümlede, ateş düşer ciğere
Sanılır ki bağ bahçe viran
Ömür her gün biraz daha ziyan
Böylesi zamanda
Alıp başını gidesi gelir insanın
Yine de merhametsizdir her yer varılan
Tatsız bir dokunuştur
Sahte gülümsemelerle uzanan eller
Yakar teni
İklimine varmadan açan güller gibi
Yoruldum tek kişilik ömür sahnesinin
Bekleyişle bağdaştığı vakitlerden
Durmaksızın akan zamanın
Grileşmiş yüreklerle bezenen
Güneşi sarmış kara bulutları seyredip iç çekmekten
Her gün diğerinden biraz daha beterken
Hangi güne vuracak şavk tan medet umulur
Gün durmaksızın bir gece bir gündüz olurken
Ah ömür durma, inadına diren
s.c
5.0
100% (13)