4
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
913
Okunma
Hamdım Piştim Olduğum
ben yağmur olsaydım babama dokunmazdım
telaşa vermezdim evi, kapıyı bacayı sımsıkı severdim
çünkü bir kuş misâli hayat
avcunun içinde ha var ha yok.
bir kiremit daha gezdirip ağızlarında uykunun
denize bakan tek yerimde öptüm babamı.
dalgalarımdan söz etti,
nereden bilebilirdi;
bir çocuğun mavi gözlerini çalıp ona gösterdiğimi.
şimdi atların kenetlendiği çimlerde
bir başına sevda yükü taşıyan hamalın
ağzı ıtır kokan sigarasıyım, yani kimim anlaşılmaz uzaktan
bu eşek mi bu at mı benden ağır
kim demiş bir örümceğin yalnızca ağ yaptığını
bazı kadınlar ağlar bile hem
babam harfleri birbirine karıştırırdı
ondan öğrendim ben çalgı ile kaygı arasındaki anlamsız farkı zaten
ve kavga ile karga arasında ilkokul öğrencisinin
beslenmesine girebilecek bir not defteri vardı
biri uçuruyordu insanı
biri uçuyordu tek başına
naaşını kuşlara verdim babamın
her ağladığımda ben yağmura ve kadınlara
çalgı ve kaygı ortasında
kavgam gibi bakıp karga gibi sakınırken ellerimi
uykularımı toprağa dikiyorum
o gün bu gündür
sessizce sayıklıyorum bütün çiçek kokan anneleri
ve aşk kokan saçlarımı yıkamıyorum
dimdik bir evin ortanca camından sarkıp
allah’a bağırıyorum
vaktim olsa ben de şair olurdum biliyorum
ve bırakıyorum artık dağlara tırmanan tavşanlara
ılık kan gibi yürümeyi
soyuk bir ölü gibi gülmeyi
çarmıhında oturup sigara yakmayı öğütlüyorum sadece
çünkü hayat
bir umut misâli
izi ve tadı geçmez sancılardan
seni kimseyi görmediğim yerde bir başıma ağızsız
zaman gibi öptüm babam!
Payanda
5.0
100% (11)