1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1081
Okunma
Hüzün Palyaço
tanrımı çaldılar hüzün palyaço
dualar da ettim atın sırtında
kaç gece geçtim kaç geceye deniz çarptım
uyansın diye zangoç duygu
zamanım olsa belki ben de şair olurdum
dağlara tırmanan tavşanlara ılık süt içirirdim
soyardım adını bilmediğim bir kadını
radyoda tender passion çalardı
akşamı kucaklar anneme tatlı ninniler götürürdüm
yahut hayatımı kurtaracak bir dörtlük düzerdim
yıldızsız balkonumda
sigara içişimi çekerdi kuşlar
bir ucundan da gerdiğim ipte
sağ tarafta intihar ederdi
sol tarafta ip atlardı korkular
ama ben saygıda kusur etmedim
yağmur kokulu kadınlara
çingenelere güneş göstermemezlik etmedim
Eminönü vapurundan önce gitmedim
saymamazlık da etmedim haplarımı içmeden önce
aşklara ne boyun eğdim
ne de göklerden attım
beni bölen insanlara da kızmadım
çünkü bölünen de bir bütündür
felsefe ayağıyla
adım attığım rüzgârı hiç
kendime bencilce çekmedim
tırmalamadım bir kedinin uykusunu
saçlarından da çekmedim sonbaharı
üstüne dökmüş masum kızcıkları
tanrımı çaldılar hüzün palyaço!
beyaz peynirler koleksiyonu yapan
rakı kadehli
küçük elli adam
söyle bana hayat nerede
nereden geçer
nereye gider bu kadar
kalbimizde hiç durmadan!,
Payanda
5.0
100% (3)