3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1283
Okunma
İyi ve Kötü
sana bir iyi, bir kötü haberim var Verenda
balkona çık, saçlarını öğütsün rüzgâr
ağzında terlik sesi görmek ne anlama geliyor
aç hayat tâbirlerine bakalım
sonra o sesi yitirmek kanlı bileklerde
aç yatağı yorganı ölüyorum Verenda
soğumak mıdır, gecesini cebinden düşüren kadın
ıslatılmış kirpiklerinden kaymak mıdır ya da düz yolda giderken
engebeler, beni engeller dedin
kim kimi sobeler ki arnavut kaldırımlarında ahşap bir şemsiyeyle-
hele ölü yağmurlarda topukları pikap iğnesi olan
gecesini cebinden düşüren kadın,
sana bir bulmaca eki olarak gittiğim cennetten
cehennem öpücükleriyle dönmüşsem- gamzemde papatya çiçekleriyle
falsız kahvelerin köpüğü olarak hatırlanır mıyım en azından
en azından susmak fiildir, dedim
filin altında kalmaya benzedi çığlığın cürümü
unut beni Verenda, sen de unut
ya da benim gibi unutmuş yap kendini avut
sana bir iyi, bir kötü haberim var Verenda
balkona çık, saçlarını ör ya da ısıt- çünkü uzun yola gidecekler
besbelli arkandan çocukların ıslığıdır bunca ağıt
çok aradığımız dostlar kepenklerini indirmişse gece yarısı
kime kondururuz bakışlarımızı Allah’tan bile kaçırdığımız
sorarım sana, sorarım
özlerken kendimizi, en çok kimi anarız
Verenda!
iyi haber -ile- kötü haber arasına vtr alalım ölümü
sonra hava durumundan bahsederiz gözlerimiz kömürlü
gözlerimiz kör, gözlerimiz tek gül ölümlü
bir elini yatağımda unutmuştun- iyi haber
diğer elinle ışığımı kapatarak gittin- kötü haber
yatağını yorganını aç toprağın
Verenda, öldüm hepsi bu!
Payanda
5.0
100% (5)