15
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
5640
Okunma

Hiç kimse senin kadar sevmedi seni
Ve hiç kimse prangalamadı
Bütün kökleriyle baharı
Açan bir gelincik gibi yüreğine.
Senin kadar hiç kimseye yakışmadı
Dudaklarına yüklenmiş iki cümlenin
Her harfi bir kelebek gibi sökülürken
Çıktığı kapıdan tüm sokaklara
Gülüşlerin günaydın senfonisi
Onca kalabalığın içinde bir kuş gibi
Susmadın fısıldadın kulağına
Yalnız kalplere sıcak dokunuşlar
İhmal edilmiş hatır sormaları.
Emeğinle sofrana sunulmuş nimetleri
Doğduğunda kalbine yön veren
Öğrendin seni doğurandan
Helal edip mutlulukla paylaşmayı
Kâinatta sevdiklerinin bozkırı gibisin
Ne zaman birinin düşleri kanarsa
Varlığınla yaraya dokunup
Sürüyorsun umudu merhem olup saçlarına
Göğsünden hiç ayırmadığın kokun
Beyaz kundaktaki bebek gibi masum
Diline yapışmış yazdı gibi tekrar tekrar
İnatla gülmenin
İnatla sevmenin
Düz ovada akan bir nehir olduğunu…
Ey yüreğim!
Bu sabah senin ardından yürüyüp
Senin gözünle sana bakıyorum
Önünden geçtiğin
Konuştuğun her insan güzel/özel
Bir sevgili aşk gibi
Peşin sıra sürüklenirken
Ne çok mutlu ediyorsun beni
Biliyorum
Bugün senin doğum günün
Ömrümü verdim sana kutlu olsun…
Ümmühan YILDIZ.
5.0
100% (16)