Fırtına sokaklarda,deli bir soluksa nefesimde yolculukta,
Bir güç belirir sanki dev bir kayada bir sfenks heykelinde,
Arkeolog kimliğinde Mısır’ ın altın sarısı gizemli çöllerinde,
Ha bire araştırır
çözemediği hikayesi granit bir yazı içinde..



Özlemler yazmış niye üç harfte? nazlıdır nemli dudakları,
Niye kışında açamaz hüzün dökmüş şu kuru dallarını,
Bayılır acıya,oysa başlarken tattırmamışmıy dı ballarını,
Hep bir ayak sesi beklerken ağlatır
ah o kara akşamlarını..


Bak Kızıldeniz,Akdeniz tuzunu verirken şu kurumuş gözlerime,
Çılgın kumsallarda ayak izleri belirirken şaşırır o izlerinde,
Yıldızlar tutuşturuldu al diye elime gecenin o büyüsünde,
Nankör değildi ah oysa ay,
direniyordu bir bulutun gerisinde..



İhlal ettiği bir yüreği suçlu bulundu basıldı ,uzattı ellerini,
Şaşkındı soğuk bir demir sımsıkı kelepçelerken bileklerini,
Aşk dilediğini yapar asla sormaz dediler ,ayakları titredi,
Masumum diyemedi
korktu güneşsizdi yoktu ki kelimeleri..