9
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2236
Okunma

kapılar kapandı
aklı dışarda uyanık yavrulardı
ardımdan sahip yüze asıla kalan
zemheri ayazı ezberiyle koşturan
yüzü yüzünde gergin üstelik kapalıydı
özlemlerini dudak çatlağında gezdiren
üşüyen ruhuyla nasırını tembihleyen
nice yaşdaşım
yarım ağızlı
bir zürbe merasimi ölüme sırt çevirip
afaklarda görünen metal kanatlı avcılara
yol aşıydı
derdim
dağ boşluğunda kaybolan sesimle
sırtımın nasırı ekmek kokar deşme
öl ve is
kokulu otuz beş ruhu alınmış yaşıma
sarılmayan yanık yanımın çağ kılıfına
kısır sesim zeminden besli
bir ölüm hamalı bir ülke kurbanıyım
deşme
ferman esiri indikçe derine
ekmek kokar nasırım
yolluğumdaki katığıma
ölüm sürmüş kavmim
bir anlam sakiniyim
andırıyor gözlerin geceyi
biraz üşüyorum
otuz beş yanık köz yaşıma ..
5.0
100% (22)